Şöyle kadehimi masaya vura vura, içinde efkardan başka sözcük bulunmayan tüm o şarkıları bağıra bağıra söyleyerek içesim var…
Bol rakı az bi peynir istediğim başka meze istemem… acımı meze yapıp da içmeyi öğrenmişliğimin tevellütüm kadardır yaşı…
Bu akşam içesim var… İçip içip, kendime küfür edesim, en sonunda ağlaya ağlaya sızasım var… “Meyhaneci rakı getir” diye seslenesim var omzundan el bezini indirmeyen adama doğru…
“Gamzedeyim deva bulmam”la hüzünlenip, Düriye’nin kalaylı güğümleriyle tempo tutasım var…
İçesim var bu akşam yahu.. içip içip rakımın içine attığım buzlar gibi eriyesim var.. eriyip kendimi tüketesim, sonra bi başka hüzünbazın kadehinde yok olasım var…
gidesim var…
17 Kasım 2009
İstanbul
Kelebek